top of page

Finansal Yeniden Yapılandırmaya Giriş


Ekonomik dalgalanmalar ve piyasadaki rekabet koşullarının değişmesi gibi önemli etkenler sebebi ile şirketler önemli mali ve operasyonel sorunlarla karşılaşabilmektedir. Bu gibi sorunlar, devamında nakit ihtiyacını artırmakta ve kısa vadede önemli nakit akışı sorunlarına sebep olmakta böylece de şirketler borçlarını ödemekte zorlanmaktadırlar.


Finansal Yeniden Yapılandırma bu sıkıntıların önüne geçilmesi amacıyla yürürlüğe konmuş ve sıkıntı içerisinde olan şirketlerin rahatlaması planlanmıştır. Bir başka husus olarak konkordatonun yarattığı olumsuz öngörünün de önüne geçilerek şirketlerin konkordatoya başvurmalarına gerek kalmadan kredi borçlarını yeniden yapılandırabilecekleri bir alternatif olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu doğrultuda şirketlerin üretimi, yatırımı ve istihdamı desteklenecek ve mali disiplin sağlanmış olacaktır.


I- NEDİR?


7186 Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’na eklenen ve 19.07.2019 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 32. Madde ve Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelik ile düzenlenmiştir. Bu kapsamda Türkiye Bankalar Birliği tarafından hazırlanan Finansal Yapılandırma Çerçeve Anlaşması Büyük Ölçekli Uygulama 09.10.2019[1] tarihinde, Küçük Ölçekli Uygulama ise 08.11.2019[2] tarihinde yürürlüğe girmiştir.


Bu imkanla birlikte, Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşmaları kapsamında Türkiye’de faaliyette bulunan bankaların, finansal kiralama şirketlerinin, faktoring şirketlerinin ve finansman şirketleri ile bu maddede tanımlanan diğer finansal kuruluşlarla kredi ilişkisinde bulunanların ve Kurum tarafından çıkarılan yönetmeliğe göre hazırlanan Çerçeve Anlaşmalarda belirlenen borçluların, bu kuruluşlar tarafından kullandıkları kredilere ilişkin olarak alınacak tedbirlerle, geri ödeme yükümlülüklerini yerine getirebilmelerine ve istihdama katkıda bulunmaya devam etmelerine imkân verilmesi, dahil oldukları risk grubundaki diğer borçlularla kısmen veya tamamen ve bu anlaşmaların Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından onaylandığı tarihten itibaren en geç 2 (iki) yıl vadede yeniden yapılandırma sözleşmelerine bağlanmak şartıyla yeniden yapılandırılması amaçlanmaktadır.


II- TANIMLAR


Oldukça kapsamlı ve detaylı olan bu konuyu incelemeden önce, düzenlendiği kanun, yönetmelik ve çerçeve anlaşmalarda yer alan terim ve tanımların önemli bir kısmı aşağıdaki gibidir:


Alacaklı Kuruluşlar (“AK”): 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 3 üncü maddesinde geçen bankalar, 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununun 3 üncü maddesinde geçen şirketler, borçlulara doğrudan kredi kullandırmış olan yurt dışında kurulu bankalar ve finansal kuruluşlar, Türkiye’ye doğrudan yatırım yapan çok taraflı bankalar ve kuruluşlar, alacak tahsiline yönelik olarak bu alacaklılar tarafından kurulacak özel amaçlı şirketler ile aynı amaçla 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonlarını,


Birlik(“Birlik”): Türkiye Bankalar Birliğini,


BDDK(“BDDK”): Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nu,


Büyük Ölçekli Uygulama Bakımından;


Alacaklı Kuruluşlar Konsorsiyumu (“AKK”): Yurt Dışı Kredi Kuruluşları ve Uluslararası Kurumlardan ve AKK’nın kabulü halinde diğer alacaklılardan oluşan bir konsorsiyumu,


Başvurulan Alacaklı Kuruluş: Çerçeve Anlaşması kapsamında borçlarının yeniden yapılandırılmasını talep eden borçlunun ilk başvuruyu yaptığı Alacaklı Kuruluş’u,


Fizibilite: Finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınacak borçluların, bilanço içi ve dışı varlık ve imkanlarının bir arada irdelenerek borçlarının yeniden yapılandırılması veya yeni bir itfa planına bağlanması halinde geri ödeme kabiliyeti kazanacağına ilişkin tespitin oluşmasını teminen yapılan çalışmayı,


Lider Banka (“LB”): İlgili müzakerelerin yönetilmesi, sonuçlandırılması ve uygulamanın izlenmesi konusunda görev yapan Alacaklı Kuruluş’u,


Küçük Ölçekli Uygulama Bakımından;


Başvuruyu kabul eden Alacaklı Kuruluş (“BKEAK”): Borçlunun başvurusu kabul eden en büyük ilk üç alacaklı içinde yer alan Alacaklı Kuruluş’u,


Fizibilite: Finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınacak borçluların, bilanço içi ve dışı varlık ve imkanlarının bir arada irdelenerek borçlarının yeniden yapılandırılması veya yeni bir itfa planına bağlanması halinde geri ödeme kabiliyeti kazanacağına ilişkin tespitin oluşmasını teminen Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu tarafından onaylanan format üzerinden BKEAK tarafından yapılan çalışmayı,

ifade etmektedir.


III- KANUN KİMLERİ KAPSAMAKTADIR?


Geçici 32. Maddenin 2/1-ç alt bendinde Finansal Yeniden Yapılandırma kapsamında borçlu olabilecek şirketler açıklanmıştır.

Buna göre borçlu kavramı;


1. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’na göre kurulmuş olan şirketler,

2. 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’na göre kurulmuş olan şirketler,

3. 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’na göre kurulmuş olan şirketler,

4. 20/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun ile yatırım ortaklıkları hariç olmak üzere 6362 Sayılı Sermaye Piyasasının 35. Maddesine tabi kuruluşlar


dışında kalan ve Türkiye’de kurulmuş olan şirketler olarak kabul edilmiş olup Finansal Yeniden Yapılandırma’dan faydalanabileceklerdir.


Ayrıca finansal yeniden yapılandırma kapsamına girebilmek için şirketlerin Geçici 32. Maddenin 3. ve 4. fıkraları uyarınca mali durumlarının yapılandırma sonucunda borçlarını geri ödeyebileceğine yönelik bağımsız denetim kuruluşları veya borçlu tarafından kabul edilmesi halinde alacaklı kuruluşları nezdinde kanaat getirilmesi aranmaktadır. Buna göre;


· Finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınacak borçluların mali durumlarının tespit edilmesi ve bu kapsamda borçlarının yeniden yapılandırılması sonucunda borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanacağına kanaat getirilmesi şarttır. Borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanamayacağına kanaat getirilen borçlular finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınamaz.


· Finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınacak borçluların mali durumunun tespiti ve finansal yeniden yapılandırmanın uygulanabilirliğine ilişkin değerlendirme; bağımsız denetim kuruluşlarına, Çerçeve Anlaşmaları kapsamında belirlenecek yeterli bilgi ve uzmanlığa sahip kuruluşlara veya borçlu tarafından kabul edilmesi hâlinde alacaklı kuruluşlara yaptırılır.


Bu kuruluşlarca şirketlerin mali durumlarına ilişkin olarak yapılan araştırma ve tespitlerin akabinde, borçlu şirketin yapılandırmanın sonucunda başarılı olamayacağı, borçları ödeyemeyeceği kanaatine varılması halinde artık borçlu şirket finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınamayacaktır.


IV-İLGİLİLER DÜZENLEMEDEN NE KADAR SÜRE İLE FAYDALANABİLECEK?


5411 sayılı Kanun’un geçici 32. Maddesinde yer alan “Bu madde hükümleri bu maddenin yayımı tarihinden itibaren iki yıl süreyle uygulanır. Bu süreyi iki yıl daha uzatmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.” düzenlemesi uyarınca yeniden yapılandırma imkânı maddenin yürürlüğe girdiği 19.07.2019 tarihinden itibaren 2 yıl süre ile geçerli olacaktır. Borçlular, Cumhurbaşkanı tarafından herhangi bir uzatma olmadığı müddetçe, 19.07.2021 tarihine kadar bu düzenlemeden faydalanabileceklerdir. Bu sürenin bitiminde ise ilgili yasa hükmü kendiliğinden yürürlükten kalkacaktır.


V- YENİDEN YAPILANDIRMA BAKIMINDAN FAYDALANILABİLECEK İMKANLAR


Geçici 32. maddenin 5. fıkrası uyarınca Finansal Yeniden Yapılandırma kapsamına alınan borçluya;


1. Kredilerin vadelerini uzatmak,


2. Kredileri yenilemek,


3. 6361 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükümleri saklı kalmak kaydıyla ilave kredi vermek,


4. Anapara, faiz, temerrüt faizi, gecikme cezaları ve kâr payları ile kredi ilişkisinden doğan diğer her türlü alacağı indirmek veya bunlardan kısmen veya tamamen vazgeçmek,


5. Teminat azaltmak,


6. Anapara, faiz veya kâr payı alacaklarını; kısmen veya tamamen iştirake çevirmek,


7. Özel amaçlı şirketler ile 6362 sayılı Kanuna göre kurulan yatırım fonlarına aynî, nakdî ya da tahsil şartına bağlı bir bedel karşılığı devir veya temlik etmek,


8. Borçlu ya da üçüncü kişilere ait aynî değerler karşılığında kısmen veya tamamen tasfiye etmek, satmak, bilanço dışına çıkarmak,


9. Diğer alacaklı kuruluşlar ve alacaklılarla birlikte hareket ederek protokoller yapmak,

gibi birçok tedbirin alınabileceği ve imkanın sağlanabileceği düzenlenmiştir.

Bir başka husus olarak ise maddenin devamında Finansal Kiralama Sözleşmelerine konu mallar için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 307. maddesinin kıyasen uygulanacağı da düzenlenmiştir. Buna göre finansal kiralamaya konu mallar hakkında da benzer bir tedbir imkanı getirilerek bunların iadesinin maddedeki şartlar dahilinde ertelenebileceği düzenlenmektedir.


Geçici 32. Maddenin 6. fıkrası uyarınca sözleşme kapsamında yapılacak işlemlerde bir kısım vergi ve harçlardan muafiyet öngörülmüştür. Buna göre yapılacak işlemler;


1. Cezaevi harcı,

2. 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan (yargı harcı dahil),

3. Düzenlenecek kâğıtlar (Çerçeve Anlaşmaları ve Sözleşmeler dahil) 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa göre alınan damga vergisinden,

4. Alacaklı kuruluşlar tarafından her ne nam altında olursa olsun tahsil edilecek tutarlar 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu gereği ödenecek banka ve sigorta muameleleri vergisinden,

5. Kullandırılan ve kullandırılacak krediler kaynak kullanımını destekleme fonundan müstesnadır.


Fakat bu muafiyetler alacaklı kuruluşların Çerçeve Anlaşmaları ve bu Anlaşmalar kapsamında düzenlenen Sözleşmeler kapsamındaki işlemleri dolayısıyla doğrudan veya dolaylı edindikleri varlıkları ve teminatları, alacaklı kuruluşların kendi aralarında veya borçluya devri hariç, elden çıkardıkları hâllerde uygulanmaz.


Bu madde hükümlerine göre finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınan bir borçlunun borçlarının Sözleşmenin imza tarihini izleyen yılın başından itibaren iki yıl içerisinde tekrar finansal yeniden yapılandırmaya konu edilmesi hâlinde, bu madde hükmünde belirtilen vergi istisnaları ve teşvikler uygulanmaz.

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page